Çocukla Kişisel İlişki Kurulması
Çocukla kişisel ilişki kurulması, boşanma davasında çocuğun velayeti kendisine bırakılmayan eş ile çocuk arasında kurulacak kişisel ilişkinin çerçevesinin belirlenmesidir
I. Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Nedir?
Çocukla kişisel ilişki kurulması, boşanma davasında çocuğun velayeti kendisine bırakılmayan eş ile çocuk arasında kurulacak kişisel ilişkinin çerçevesinin belirlenmesidir. Çocuğun velayeti kendisinde olmayan ebeveyni ile ilişki kurması, onun üstün yararının bir gereğidir.
Çocukla kişisel ilişki kurulması hususu Medeni Kanun’da iki ayrı yerde düzenlenmiştir. İlk olarak 182’nci maddede boşanma veya ayrılığa karar verirken hâkimin anne babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenleyeceği hüküm altına alınmıştır. 323’üncü maddede ise anne babadan her birinin velayeti kendisinde bulunmayan çocuğu ile arasında uygun kişisel ilişki kurulmasını talep edebileceği düzenlenmiştir.
II. Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Davası
Çocukla kişisel ilişki kurulması davası, müşterek çocuğun velayeti kendisine bırakılmayan ebeveynin çocukla görüşme, ilişki kurma hakkına sahip olmak için açtığı davadır.
Çocukla kişisel ilişki kurma davası tek başına açılabileceği gibi boşanma, ayrılık veya velayete ilişkin davalarla da talep edilebilir. Öte yandan açtığı velayet davası reddedilen ebeveyn, bu durumda kişisel ilişki kurulması yönünde hüküm verilmesini talep edebilir.
III. Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Kararı
Hâkim, çocukla ilişki kurulmasında görüşme düzenini de belirleyecek tedbirler alır. Çocukla kişisel ilişki kurulması kararı vermeden önce kişisel ilişki kurmanın çocuk açısından yararlarını, iki tarafın yerleşim yerlerinin birbirine uzaklığını, ziyaretlerin sıklığını ve süresini göz önünde bulundurur.
Çocukla kişisel ilişki kurma davasında hâkime takdir yetkisi verilmiştir. Haliyle mahkeme, haklı sebeplerin varlığı durumunda çocukla kişisel ilişki kurulması talebini reddedebilir.
Genel olarak ülkemizde küçük yaştaki müşterek çocukların velayeti anneye bırakılmaktadır. Velayet anneye bırakıldığında ise, aksi durumu gerektirecek bir sebep yoksa babanın çocukla kişisel ilişki kurmasına hükmedilir.
Çocukla kişisel ilişki kurulması kararı aşağıdaki gibi düzenlenebilir:
Her ayın 2’nci ve 4’üncü hafta sonu Cumartesi günleri saat 09:00 ile Pazar günleri saat 18:00 arasında yatılı olarak,
Bayram tatillerinin 2’nci günü saat 09:00 ile 3’üncü günü saat 18:00 arasında yatılı olarak,
Yaz tatillerinde Temmuz ayının 1’inci günü saat 09:00 ile 31 Temmuz saat 18:00 arasında yatılı olarak.
Çocukla kişisel ilişki kurulmasında esas, gönüllük üzere diğer eşe ilişki kurma imkanının tanınmasıdır. Velayet sahibi eş diğer eşin çocukla kişisel ilişki kurma hakkına riayet etmezse, ilgili kanun ve yönetmelik gereği ilgili mercilerin müdahalesi talep edilebilir.
IV. Anne Baba Dışında Çocukla Kişisel İlişki Kurulması
Menfaatine uygun düştüğü takdirde çocuğun anne baba dışındaki yakınları ile de kişisel ilişki kurması mümkündür. Bu noktada çocuğun anneannesi, babaannesi, dedeleri ve diğer yakınları çocukla kişisel ilişki kurma talebinde bulunabilirler.
V. Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Kararının Kaldırılması
Çocukla kişisel ilişki kurulması, çocuğun üstün yararı ilkesinin bir gereğidir. Ancak çocuğun üstün yararı bazı hallerde çocuğun ebeveyni ile kişisel ilişki kurmamasını gerektirebilir. Çocuğun ebeveyniyle kişisel ilişki kurduğu süreçte fiziksel, psikolojik, cinsel şiddete maruz kalması; ebeveynin alkol veya uyuşturucu bağımlısı olması, haysiyetsiz yaşam sürmesi gibi hallerde, çocukla ebeveyni arasında kurulan kişisel ilişki kararı kaldırılabilir.
VI. Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasından Doğan Masraflar
Çocukla kişisel ilişki kurulmasının söz konusu olduğu dönemlerde ulaşım giderleri gibi birtakım masraflar ortaya çıkacaktır. Bu masrafların hangi ebeveyn tarafından karşılanacağına ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak Yargıtay bu konuya ilişkin bir kararında, doğan masrafları karşılama yükümlülüğünün, çocukla kişisel ilişki kurulması hakkından yararlanan tarafa ait olduğunu vurgulamıştır. Dolayısıyla, çocukla ilişki kuran ebeveyn çocuğu teslim alma ve teslim etmeye ilişkin giderleri karşılamak durumundadır (bkz. Yargıtay 12. HD, 1984/638 Esas, 1984/3162 Karar, 19.03.1984 Tarih).