Eşinin alkol veya uyuşturucu bağımlısı olması yüzünden boşanma davası açan eş, öncelikle eşinin bağımlılığını ve bu bağımlılığının evlilik birliğini çekilmez bir hale getirdiğini ispat etmelidir. Bunun için hukuka uygun elde edilmiş deliller gerekmektedir.
ALKOL VE UYUŞTURUCU
BAĞIMLILIĞI SEBEBİYLE BOŞANMA
GİRİŞ
Hukukumuzda
boşanma sebepleri genel boşanma sebepleri ve özel boşanma sebepleri olmak üzere
ikiye ayrılmaktadır. Zina, hayata kast, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
gibi boşanma sebepleri özel boşanma sebebiyken, evlilik birliğinin temelinden
sarsılması yani şiddetli geçimsizlik ise genel bir boşanma sebebidir.
Evlilik
birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası açılabilmesi
için evlilik, eşlerden biri için çekilmez hale gelmeli ve evlilik birliğini
sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek şekilde temelinden sarsılmalıdır.
Eşlerden birinin alkol veya uyuşturucu bağımlılığı olması da evlilik birliğine
zarar verebilir. Dolayısıyla, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı bir boşanma
nedenidir denilebilir. Örneğin, eşlerden birinin alkol bağımlısı olması,
evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirememesine
neden olabilir. Bu durumda diğer eş evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına
dayanarak boşanma davası açabilir.
Özetle,
her ne kadar kanunda özel olarak düzenlenmese de alkol ve uyuşturucu
bağımlılığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açar veya eşlerden
biri için evliliği çekilmez bir hale getirirse evlilik birliğinin temelinden
sarsılması nedenine dayanarak boşanma davası açılması mümkündür. Burada dikkat
edilmesi gereken husus, alkol veya uyuşturucu bağımlılığının evliliği çekilmez
bir noktaya sürüklemesi ve eşler için evlilik birliğinin devamında bir yarar
kalmaması noktalarıdır. Eğer bu şartlar gerçekleşmişse boşanma davası
açılabilecektir. Dikkat edilmesi gereken
diğer bir husus ise aleyhine boşanma davası açılan eşin alkol veya uyuşturucu
bağımlısı olduğunun ispatı hususudur. Bu yüzden uzman bir hukukçunun bilgisine
başvurmak önemlidir. Bu konuda destek almak için Latif Cem Baran avukatlık
bürosuna başvurabilirsiniz.
Üzerinde
durulması gereken bir diğer konu, bağımlılığın evlilik devam ederken
gerçekleşmesidir. Yani geçmişte eşlerden birinin uyuşturucu ve alkol bağımlısı
olması sebebiyle boşanma davası açılamayacaktır.
İSPAT
Eşinin
alkol veya uyuşturucu bağımlısı olması yüzünden dava açan eş, öncelikle eşinin
bağımlılığını ve bu bağımlılığının evlilik birliğini çekilmez bir hale
getirdiğini ispat etmelidir. Bunun için hukuka uygun elde edilmiş deliller
gerekmektedir. Sağlık raporu, tanık beyanı, Whatsapp mesajları gibi deliller
kullanılabilir.
GÖREVLİ
VE YETKİLİ MAHKEME
Bu
davada görevli mahkeme aile mahkemesidir. Aile mahkemesi bulunmayan yerlerde
ise görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Yetkili mahkeme ise,
davacının yerleşim yeri mahkemesi veya eşlerin son altı ayda birlikte
oturdukları yer mahkemesidir.
KUSUR
VELAYET VE NAFAKA
Uygulamada,
alkol veya uyuşturucu bağımlısı olan eş kusurlu kabul edilmektedir. Kusur,
velayet, nafaka ve tazminat konularında önem taşır. Ayrıca davayı açan eşin
kusuru davalı eşten daha fazla ise; davalı eşin davaya itiraz hakkına sahip
olacağı da unutulmamalıdır.
Kusuru
daha az olan eş, alkol veya uyuşturucu bağımlısı olan eşten nafaka talep
edebilir, şartları gerçekleşmişse maddi veya manevi tazminat da talep edebilir.
Alkol
ve uyuşturucu bağımlısı olan eşe çocuğun velayeti verilmesi neredeyse imkansız
bir durumdur. Eşin alkol veya uyuşturucu bağımlısı olduğu ispatlandığı takdirde
mahkeme çocuğun velayetini diğer eşe verecektir.
SONUÇ
“Alkol
ve uyuşturucu bağımlılığı boşanma sebebi midir?” sorusu sıklıkla sorulan
sorulardan biridir. Kanunda açıkça böyle bir düzenleme bulunmasa da, alkol ve
uyuşturucu bağımlılığı evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep
olabilir. Eşlerden birisi için evlilik birliği dayanılmaz, katlanılmaz bir
duruma geldiyse her zaman boşanma davası açılabilir.
Bu
yazımızda alkol ve uyuşturucu kullanmak boşanma sebebi midir? Uyuşturucu
kullanan birinden nasıl boşanılır? gibi sorulara yanıt vermeye çalıştık. Daha
ayrıntılı bilgi almak için alanında uzman bir hukukçuya başvurmak, hak
kayıplarını en aza indirecektir.