Yardım Nafakası Nedir? Şartları ve Dava Süreci
Yardım nafakası, kanunen bakmakla yükümlü olunan kişilere ödenen bir nafaka türüdür ve nafaka davası açılarak talep edilebilir. Yardım nafakası, ihtiyaç sahibi yakın akrabaların geçimini sağlamak amacıyla mahkeme kararıyla hükmedilir.
Yardım Nafakası Nedir?
Şartları ve Dava Süreci
Türk Medeni Kanunu’na
göre, kişiler arasında kan hısımlığına dayalı olarak doğan yardımlaşma ve
dayanışma yükümlülüğünün bir sonucu olarak, muhtaç durumda bulunan bazı
yakınlara yardım edilmesi gerekebilir. İşte bu hukuki yükümlülüğün yansıması
olarak ortaya çıkan yardım nafakası, yoksul olan ve geçimini
sağlayamayacak durumda bulunan altsoy, üstsoy veya kardeşlere bağlanan bir
nafaka türüdür. Yardım nafakası talep edilebilmesi için belli şartların
oluşması ve mahkemeye başvurulması gerekir. Peki, yardım nafakası nedir, kimler
talep edebilir, şartları nelerdir ve dava süreci nasıl işler? Bu yazımızda,
yardım nafakasına ilişkin merak edilen tüm detayları ve dava sürecini adım adım
açıklıyoruz.
Yardım Nafakasının
Şartları Nelerdir?
Yardım nafakası, Türk
Medeni Kanunu kapsamında, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan
üstsoy, altsoy ve kardeşlere verilen bir nafaka türüdür. Bu nafaka, sosyal ve
ekonomik dayanışmanın bir gereği olarak düzenlenmiştir. Nafaka talep eden kişinin,
nafaka yükümlüsünün akrabası olması ve gerçekten muhtaç durumda bulunması
şarttır.
Nafaka yükümlüsünün,
nafaka talep eden kişinin yoksulluğunu giderecek ekonomik güce sahip olması
gerekir; aksi takdirde mahkeme yardım nafakası ödeme yükümlülüğü getirmez.
Ayrıca kardeşlerin nafaka vermekle yükümlü olabilmesi için refah içinde
bulunmaları zorunludur. Yardım nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk
nafakasından farklı olarak, boşanma ya da evlilik durumlarına bağlı değildir ve
daha geniş bir kapsama sahiptir.
Yargıtay Hukuk Genel
Kurulu kararlarına göre, yardım nafakası talebinde bulunan kişinin kendi kusuru
nedeniyle yoksulluğa düşmüş olması, nafaka yükümlüsünü yükümlülükten kurtarmaz.
Mahkeme, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre nafaka miktarını belirlerken,
nafaka yükümlüsünün ödeme gücünü ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını dikkate
alır.
Yardım Nafakası Davası
Nasıl Açılır?
Yardım nafakası talebi
için açılan nafaka davası, mahkemeye verilen bir nafaka davasıdır ve sadece
kanunda belirtilen yakın akrabalar arasında açılabilir. Davacı, yardım nafakası
talep eden taraf; davalı ise nafaka yükümlüsüdür. Dava, tarafların sosyal ve
ekonomik durumlarına göre yetkili aile mahkemesinde görülür.
Dava açılmadan önce,
yardım nafakası talebinde bulunan kişinin, nafaka yükümlüsüyle yakın akrabalık
bağını ve muhtaçlık durumunu kanıtlaması gerekir. Ayrıca nafaka talebinde
bulunan kişi, yoksulluk nafakası veya iştirak nafakası gibi farklı nafaka
türlerinden hangisine hak kazandığını göz önünde bulundurmalıdır.
Mahkeme, dava tarihinden
itibaren tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını araştırır, nafaka miktarını
belirler ve nafaka yükümlüsünün ödeme gücüne göre nafaka yükümlülüğünü
düzenler. Nafaka miktarının gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına
göre artırılması veya azaltılması talep edilebilir.
Çocuğun Yardım
Nafakası Talebi
Çocuklar, özellikle
eğitimleri devam ettiği sürece, iştirak nafakası ve yardım nafakası kapsamında
korunur. Eğitimine devam eden çocuklar, nafaka yükümlüsünün yardım etmediği
takdirde yoksulluğa düşecek olan altsoy kapsamında yer alır ve bu durumda yardım
nafakası talebinde bulunabilir.
Nafaka talebinde bulunan
çocuk, kendi geliriyle geçimini sağlayamadığını ve eğitimini sürdürürken
yardıma muhtaç olduğunu ispatlamalıdır. Nafaka yükümlüsü genellikle anne veya
babadır. Mahkeme, nafaka miktarını belirlerken çocuğun sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarını
göz önünde bulundurur.
Reşit Çocuğun Yardım
Nafakası Hakkı
Reşit çocuklar, iştirak
nafakası kapsamında bakım yükümlülüğü sona erse de, eğitimine devam etmeleri
durumunda yardım nafakası talep etme hakkına sahiptir. Türk Medeni Kanunu’nun
328/2 maddesi uyarınca, ergin çocuk eğitimine devam ettiği sürece anne ve babasından
yardım nafakası isteyebilir.
Reşit çocuğun yardım
nafakası talebinde bulunabilmesi için, nafaka yükümlüsünün ödeme gücüne sahip
olması ve çocuğun yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşeceğinin ortaya
konması gerekir. Mahkeme, nafaka miktarını, nafaka alacaklısının ve nafaka
yükümlüsünün sosyal ve ekonomik durumlarına göre tayin eder.
Reşit çocuğun yardım
nafakası talebi, iştirak nafakasından farklı olarak eğitim zorunluluğu olmadan
da açılabilir. Yargıtay kararları, reşit çocuğun yardım nafakası talebinin
meşru bir hak olduğunu ve nafaka yükümlülüğünün devam ettiğini vurgulamaktadır.
Yardım Nafakası
Davasında Görevli Mahkeme
Yardım nafakası davasında
görevli mahkeme, Türk Medeni Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine
göre Aile Mahkemesidir. Eğer dava açılacak yerde Aile Mahkemesi yoksa,
Asliye Hukuk Mahkemesi, Aile Mahkemesi sıfatıyla davaya bakar. Davanın taraflarından
biri kendi yerleşim yerinde veya nafaka yükümlüsünün bulunduğu yerde dava
açabilir. Bu durum, hem davacı hem de davalı açısından hak kaybı yaşanmaması ve
davanın hızlı sonuçlanması için önemlidir. Görevli mahkeme, nafaka talebinin
incelenmesi ve nafaka yükümlülüğünün tayini hususunda yetkili mercidir.
Yardım Nafakasına Hak
Kazanma Koşulları
Yardım nafakasına hak
kazanabilmek için öncelikle, nafaka alacaklısının ekonomik ve sosyal açıdan
gerçekten muhtaç durumda olması gerekir. Yani, yardım edilmediği takdirde
yoksulluğa düşecek olması şarttır. Ayrıca, yardım nafakası sadece kanunda
belirtilen yakın akrabalar arasında talep edilebilir; bu kapsamda üstsoy,
altsoy ve kardeşlere nafaka yükümlülüğü getirilmiştir.
Nafaka yükümlüsü, bu
yardım etme yükümlülüğünü yerine getirmekle yükümlüdür ancak kendi ekonomik ve
sosyal durumunun da bu yükümlülüğü karşılayacak seviyede olması gerekir.
Kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür ancak bu yükümlülük, kardeşlerin refah
içinde bulunmalarına bağlıdır. Yardım nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk
nafakası gibi diğer nafaka türlerinden farklı olarak, boşanma ya da evlilik
ilişkisine bağlı değildir.
Yardım Nafakası
Miktarı Nasıl Belirlenir?
Yardım nafakasının
miktarı, mahkeme tarafından tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre
belirlenir. Nafaka miktarının tayininde, nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile
nafaka yükümlüsünün ödeme gücü dengelenir. Mahkeme, nafakanın gelecek yıllarda
tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre değişebileceğini göz önünde
bulundurarak, nafaka miktarını hakkaniyet ilkesi çerçevesinde takdir eder.
Nafaka miktarı
belirlenirken, nafaka yükümlüsünün mevcut geliri, mal varlığı, sorumlulukları
ve diğer ekonomik yükümlülükleri dikkate alınır. Aynı şekilde, nafaka
alacaklısının temel ihtiyaçlarının karşılanması esas alınır. Bu şekilde yardım
nafakası, hem nafaka alacaklısını sosyal ve ekonomik açıdan destekler hem de
nafaka yükümlüsünü aşırı bir mali yük altına sokmaz.
Yardım Nafakasının
Kaldırılması İçin Ne Yapılır?
Yardım nafakasının
kaldırılması, nafaka yükümlüsü veya nafaka alacaklısı tarafından mahkemeye
başvurularak talep edilir. Nafakanın kaldırılması için, nafaka alacaklısının
artık yoksulluk durumunun ortadan kalkması veya nafaka yükümlüsünün ekonomik
durumunun kötüleşmesi gibi değişikliklerin ispatlanması gerekir.
Mahkeme, tarafların
sosyal ve ekonomik durumlarını yeniden değerlendirerek, nafakanın
kaldırılmasına, azaltılmasına veya artırılmasına karar verir. Yardım
nafakasının kaldırılması için yapılacak başvuruda, değişen koşulların hukuki
delillerle desteklenmesi büyük önem taşır. Ayrıca, nafaka alacaklısının
evlenmesi veya başka bir sosyal durum değişikliği de nafakanın sona
erdirilmesine neden olabilir.
Yardım Nafakasının
Artırılması ve Azaltılması Süreci
Yardım nafakasının
artırılması veya azaltılması, mahkemeye başvuru ile mümkün olan bir süreçtir.
Nafaka talebinde bulunan kişinin veya nafaka yükümlüsünün sosyal ve ekonomik
durumlarında değişiklik olması halinde, taraflar yardım nafakasına ilişkin talepte
bulunabilirler. Mahkeme, bu talepleri değerlendirirken nafaka yükümlüsünün
gelir düzeyiyle orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir karar verir.
Yargıtay Hukuk Genel
Kurulu’nun içtihatları da bu konuda rehberlik etmekte, nafaka miktarının
tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre belirlenmesini öngörmektedir.
Örneğin, nafaka yükümlüsünün ekonomik durumunun kötüleşmesi durumunda mahkeme,
nafaka miktarını azaltabilir. Benzer şekilde, nafaka talep eden kişinin
ihtiyaçlarının artması halinde, nafakaya artırımı yönünde karar verilebilir. Bu
süreçte mahkemece yardım nafakası takdir edilirken hem nafaka
alacaklısının hem de nafaka yükümlüsünün durumu dikkate alınır.
Yardım Nafakası Ödeme
Yükümlülüğü Kime Aittir?
Yardım nafakası ödeme
yükümlülüğü, Türk Medeni Kanunu'nun 364. maddesi uyarınca, kişinin üstsoyu,
altsoyu ve kardeşlerine aittir. Bu kapsamda, yardım edilmediği takdirde
yoksulluğa düşecek olan yakınlar, bu yükümlülükten sorumludur.
Ancak, nafaka yükümlüsünün maddi gücüne göre ödeme yapması gerekir;
yani nafaka miktarı, nafaka yükümlüsünün gelir düzeyiyle orantılı olarak
belirlenir.
Yardım
nafakası, kardeşlerine ödediği nafaka çeşididir ve kardeşlerin refah
içinde bulunması halinde bu yükümlülük devam eder. Bu ödeme yükümlülüğü,
iştirak nafakası veya yoksulluk nafakası gibi diğer nafaka türlerinden
farklıdır ve boşanma ilişkisine bağlı değildir. Nafaka ödeme
yükümlülüğünün kapsamı, mahkemece talep üzerine netleştirilir ve karar
verilir.
Yardım Nafakası Ne
Zaman Başlar ve Sona Erer?
Yardım nafakası, dava
tarihinden itibaren hüküm altına alınır ve ödemesi bu tarihten itibaren başlar.
Nafaka yükümlüsünün talep edilmesi halinde mahkeme, yardım nafakasına
hükmedilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını göz önünde bulundurur.
Yardım nafakası, nafaka
alacaklısının ekonomik durumunun iyileşmesi, nafaka yükümlüsünün ödeme gücünü
kaybetmesi veya nafaka alacaklısının evlenmesi gibi durumlarda sona erebilir.
Ayrıca, nafaka yükümlüsünün ölümü halinde yardım nafakası sona erer. Nafakanın
sona erdirilmesi için mahkemeye başvuru zorunludur; mahkeme, tarafların güncel
durumlarına göre karar verir.
Yardım Nafakası Talep
Etmek İçin Gerekli Belgeler
Yardım nafakası talep
etmek isteyen kişinin, mahkemeye başvurmadan önce bazı belgeleri hazırlaması
gerekir. Bunlar arasında, nafaka talebinde bulunan kişinin muhtaç olduğunu ve
yardım edilmediğinde yoksulluğa düşeceğini kanıtlayan sosyal ve ekonomik durumunu
gösteren belgeler yer alır.
Bu kapsamda; gelir
belgeleri, gider dökümleri, sağlık raporları veya eğitim durumunu gösteren
belgeler, mahkemece istenebilir. Ayrıca, nafaka talep eden
kişinin yakın akrabalık ilişkisini kanıtlayan nüfus kayıt örnekleri gibi
belgeler de dava sürecinde sunulmalıdır. Yardım nafakası davasında yetkili
mahkeme, bu belgeler ışığında karar verir ve uygun bir yardım isteminden ibaret
olan nafaka miktarını takdir eder.
Çocuğa Yardım Nafakası
Bağlanabilir mi?
Evet, çocuğa yardım
nafakası bağlanabilir. Özellikle çocuğun eğitimine devam ettiği durumlarda,
anne ve babanın nafaka yükümlülüğü devam eder. Bu bağlamda, eğitim
hayatına devam eden reşit çocuklar, iştirak nafakası kesilse bile, yardım
nafakası talep edebilirler. Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuk kendi
geçimini sağlayamıyorsa ve yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek
durumda ise mahkeme tarafından yardım nafakası bağlanır.
Çocuklara bağlanan yardım
nafakası, diğer nafaka türlerinden farklı olarak, boşanma veya evlilik
ilişkisinden bağımsızdır ve ekonomik açıdan muhtaç durumdaki çocukların
desteklenmesini amaçlar. Bu nedenle, mahkeme nafaka miktarını, çocuğun
sosyal ve ekonomik durumuna göre uygun şekilde belirler.
Yardım Nafakası
Ödemesi Nasıl Yapılır?
Yardım nafakası ödemesi,
mahkeme kararı ile belirlenen miktar ve süreye göre yapılır. Ödeme şekli ve
süresi mahkemenin takdirindedir. Mahkeme, nafakanın gelecek yıllarda
tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğine karar
verebilir.
Ödeme genellikle aylık
olarak yapılır ve nafaka yükümlüsünün gelir durumuna orantılıdır. Nafaka
yükümlüsü, mahkeme kararına uymakla yükümlüdür ve ödemeyi düzenli yapmak
zorundadır. Aksi halde, nafaka yükümlülüğü hukuki yaptırımlarla
desteklenir.
Yoksulluk, İştirak ve
Tedbir Nafakası ile Yardım Nafakasının Farkları
Nafaka türleri arasında
önemli farklar bulunur. İştirak nafakası, boşanma davalarında çocuklar
için ödenirken, yardım nafakası, daha geniş kapsamda aile bireyleri
arasında, özellikle akrabalık ilişkisi olan ve ekonomik olarak muhtaç durumda
bulunan kişiler için düzenlenir. Yardım nafakası, boşanma ilişkisi gerektirmez
ve yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan altsoy, üstsoy ve
kardeşlere ödenir.
Tedbir nafakası ise,
boşanma sürecinde tarafların geçici olarak desteklenmesini amaçlayan bir nafaka
türüdür. Yardım nafakası ise, daha uzun süreli ve sosyal dayanışmayı esas alan
bir yardım türüdür.
Her nafaka
türünde, nafaka talep eden kişinin ve nafaka
yükümlüsünün sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak nafaka
miktarı belirlenir. Mahkeme, somut olayın özelliklerine göre uygun nafaka
türüne ve miktarına karar verir.
